Alım gücü düşüyor

TAKİP ET

İstanbul Aydın Üniversitesi ekonomi ve finans bölümü Dr.Öğr. Görevlisi Suat çiçek Ülkemizde artan enflasyon oranını , düşük alım gücünü ve ülkenin içerisinde bulunduğu ekonomik durum hakkında değerlendirme yaptı.

Türkiye’nin  mevcut ekonomik durumu,  dünya ülkelerine oranla kötü bir sınavdan geçtiğini belirten  Suat çiçek  “Tüm dünyayı etkileyen pandemi sonrasında  Rusya - Ukrayna savaşı emtia krizine neden oldu. Emtia krizi ile beraber tüm dünya içe dönük ekonomik politikalar geliştirmeye çalışırken Türkiye dışa yönelik ekonomik politikalar üretmeye başladı.” Bu politikalarda iç piyasada daralmaya beraberinde enflasyonun artmasına neden olduğunu vurgulayan  Çiçek “Para politikasının işlevini tam yerine getirmemesi dünya ekonomik konjonktürüne aykırı modellemeler ile para politikasına yön vermeleri Türkiye ekonomisine ciddi zararlar vermiştir. Vermeye de devam etmektedir.” dedi ve ekledi.  “Siyasi söylemlerin ekonomi üzerine baskı yaratması da para politikasının işlevini tam yerine getiremediğini söyleyebilirim. Türkiye’deki mali politikalar da ödemeler dengesinin durumunu göz önüne aldığımızda çok iyi durumda olduğunu söyleyemeyiz.  Para politikasını belirleyen merkez bankası rezervlerinin net olarak bakıldığında eksi değerlerde olması ciddi anlamda ekonomide güvensizliğe neden olmaktadır.” dedi

"Üretim ekonomisinden uzak  politikalar yüksek enflasyonu daha da hızlandırmakta"
Yüksek enflasyon’un ülkedeki insanların fakirleşmesinin ana nedenlerinden biri olduğunu belirten Çiçek “Üretim ekonomisinden uzak politikalar yüksek enflasyonu daha da hızlandırmakta ve kişi başına düşen milli geliri eritmektedir. 

Türkiye’deki Yüksek enflasyon yukarıda belirttiğim para politikası ve maliye politikalarının işlevlerini ciddi anlamda yerine getiremediklerinden kaynaklandığını söyleyebilirim.” dedi. Üretimdeki girdi maliyetlerinin yüksek olması enflasyonu çok ciddi etkilediğini belirten Çiçek “Enerjide totalde yüzde 72’ lere varan dışa bağımlılık ana enerji grubu olan doğalgaz petrolde yüzde 95’lere varan dışa bağımlılık ta enflasyonu ciddi etkilemektedir. Türkiye’nin  kısa vadeli dış borçlarının döviz ağırlıklı olması ve sürekli ihtiyaç olan ana enerji kalemlerinin pandemi etkisi ile tüm dünyada fiyatlarının artması Türkiye’ye ekstra yük getirdi. Ödemeler dengesinin bozulması emtia krizi Türkiyede enflasyonun kısa sürede aşağı doğru gelmesini beklememek le beraber üretim ekonomisin sürekli olarak azalması enflasyonu dahada yukarı doğru çıkaracağını düşünmekteyim” dedi.

"Türkiye alım gücünde diğer ülkeler arasındaki makas her gün artmaktadır"
Türkiye’de alım gücü paritesi dünya ekonomisinde çok hızlı şekilde azaldığını belirten Çiçek “Temel ihtiyaçlara ulaşma da Türkiye’de TL’nin  ciddi değer kaybetmesi ile daha da zorlaşmıştır.” 2010 Bulgaristan para birimi ile TL arasında ki fark ile 2022 arasında ki fark  8 kata çıktığını belirten Çiçek “Aynı şekilde birçok döviz kuruna baktığımızda 10 yıllık dönemler itibari ile 8 ile 10 kat arasında TL değer kaybetmiştir. Buda şu demektir alim gücümüz 8 ile 10 kat düşmüştür. Türkiye alim gücünde diğer ülkeler arasında ki makas her gün artmaktadır. Temel ihtiyaçlar konusunda enflasyon ile beraber alim gücü daha da düşerek insanların ciddi anlamda yaşam standardının çok düşmesine neden olmuştur.” dedi

"Üretim politikalarına geçilmedikçe kur krizinin dahada derinleşeceğini düşünmekteyim " 
Türkiyede’ki döviz kurunun yüksek olmasını tamamen yanlış politikalar yüzünden olduğunu belirten Çiçek “Üretim ekonomisinden uzak kalınması sürekli tüketen bir topluluk haline gelmemiz Ödemeler dengesinin ağırlıklı döviz olması kur krizini beraber getirmiştir Üretim politikalarına geçilmedikçe kur krizinin dahada derinleşeceğini düşünmekteyim. Döviz kurunun önüne geçilmesi için Ülkedeki tüm sözleşmelerinin TL üzerinden yapılması Yap işlet devret projelerinin de TL cinsinden yapılması gerektiğini düşünmekteyim.” dedi. Ve ekledi . “Ayrıca ülkeler arasındaki 2 anlaşmalara istinaden Swap sözleşmelerinin yapılması riski aşağı  doğru çekerek döviz de dolarizasyonu engelleyebilir. Yükselen döviz kurunun önüne geçilmesi için katma değerli ürünlerin üretilmesine katkıda bulunup çok hızlı şekilde ihracata yönelik destekler ile beraber Ülkeye döviz girdisi sağlanması gerekmektedir.” İfadelerini kullandı.

"Türkiye’nin mevcut durumda üretim modellemeleri geliştirmeden ekonomik krizden kurtulacağını düşünmüyorum. “Çok hızlı şekilde temel ihtiyaçlar noktasında üretime destek verilmesi başta tarim ve hayvancılıktaki enflasyon baskısının kırılmasını sağlayabilir. Katma değerli ürünleri ekonomiye kazandırarak İthalatı kısıtlayıcı politikalar geliştirilmelidir. Maliye politikalarını önem verilmeli Kamu harcamaları ciddi anlamda denetlenerek kısıtlanmalıdır. Kamu ihalelerine şeffaflık getirilmeli ve ekonomiye güven endeksi yukarıya doğru düzeltilmelidir.” dedi. Ve ekledi.“Türkiye mevcut dış politikalarında ülke çıkarları ön planda tutularak tarafsızlık tezini kullanarak hareket etmelidir. Türkiye’nin mevcut jeopolitik konumu nedeniyle komşu ülkeler ile barış süreçleri başlatılmalı ve dünyadaki en büyük rant olan barış rantından para kazanmalıdır. Dost komşu ülke ekonomide güven ve istikrarı beraberinde getirir. Düşman komşu savunmaya ciddi kaynak ayrılmasını gerektirir. Buda milli gelirde ciddi bir pay alması anlamına gelmektedir. Bu nedenle barış rantındaki görünmeyen parayı görünür hale getirmek için dış politikadaki enstrümanlar bir an önce faaliyete geçirilmelidir.” dedi.
 

suat çiçek ekonomi eflasyon