Levent Gültekin kendisine saldırıyı tüm detaylarıyla anlattı

TAKİP ET

Gazeteci Levent Gültekin, İstanbul Bakırköy Meydanı'nda kalabalık bir grubun saldırısına uğradı. Hafif yaralı kurtulduğu saldırının ardından canlı yayına çıkan Gültekin, saldırıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Gazeteci Levent Gültekin, İstanbul Bakırköy Meydanı'nda kalabalık bir grubun saldırısına uğradı. Hafif yaralı kurtulduğu saldırının ardından canlı yayına çıkan Gültekin, saldırıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Gültekin, “Memleketin geldiği durum açısından her şey ortada. Son konuşmam üzerine çok tehdit aldım. Partinin genel başkan yardımcısı düzeyinde tehdit aldım. Utanç verici bir durum. Akıl alır gibi değil. İktidar partisinin ortağının yardımcıları kendisine yöneltilen eleştirilere tehditle cevap veriyorlar. Tehdidi de geçtim, küfür edip hakaret ediyorlar. Benden öncede birçok gazeteci saldırıya uğradı. Hepimiz tedirgin oluyoruz. Memleket biraz daha iyi olsun diye kendimizce bir mücadele veriyoruz” dedi.

Saldırı anını da anlatan Gültekin, “Taksiden indim, iki gençle göz göze geldik. Fark ettim beni takip ediyorlar. Biraz hızlandım, onlarda hızlandılar. Onlarla arayı açtım, bu kez sokağın karşında önümde bir topluluk geldi. 15 / 20 kişi bana saldırdı. O anda başladılar vurmaya. Bu 25 kişi muhtemelen kendisine delikanlı diye dolanıyorlar ortalıkta. Ben onların yerinde olsam utanırım bu yaptığımdan. 1 kişiye 25 kişi saldırmak ancak eşkıyalıktır. Küfür etmedim, hakaret etmedim. İzledikleri siyasetin ülkeye zarar verdiğini söyledim.  Ben genel olarak kimseye hakaret etmem. Küfür etmem. Yeri gelir MHP’yi yeri gelir İYİ Parti’yi yeri gelir HDP’yi eleştiririm yeri gelir Tayyip Erdoğan’ı eleştiririm. Bunlardan başka şiddetle bu işleri çözmeye çalışan kendi fikirlerini söylemeyi başaramayan kavga ile herkesi susturup üstün geleceğini zanneden bir lümpen takım örneği daha yok” diye konuştu.

“25 kişinin aynı anda bir kişiye saldırması yiğitlik değil korkaklıktır” diyen Gültekin, “Onları bu korkaklarıyla baş başa bırakıyorum. Umut ediyorum ki aynaya baktıklarında bu utancı hep hissederler. Bu sadece benim başıma gelen bir şey değil. Gazetecilerin artık can güvenliği yok. Burası bir mafya düzeni değil ki, burada bir hukukun olması gerektiği bir devletin var olduğu bir ülke. Ne yazık ki bütün bu olanları devlet izliyor. Muhtemelen bunlar böyle devam edecekler. Ülkeyi ne hale getirdiler. Mafya ile devlet arasındaki tek fark hukuktur. Hukuku ortadan kaldırırsak böyle olur. Mafya devlete dönüşür. Kendilerine devletin sahibi görüntüsü verenle çete ruhuyla hareket ediyorlar. 40 yıldır bu ülkeyi sizden daha çok seviyoruz naraları atıyorlar. Sevdikleri ülkeye yaptıkları bunlar işte. Hukukunu yerle bir ediyorlar, çete hukuku uygulamaya çalışıyorlar. Sokaklarda eşkıyalık yapıyorlar” dedi.