Psikolog Ebru İpek, mutsuz olmanın sebeplerini anlattı
Son zamanlarda mutsuzluk herkes için önemli konu haline geldi. Çünkü, mutlu insan sayısı gün geçtikçe azalmakta. Sebep olmadan dahi insanlar mutsuz olabiliyor. Peki ama neden günümüzde mutsuz insan sayısı çoğalmakta olduğunu ve insanların neden mutsuz olduğunu Klinik Psikolog Ebru İpek ile değerlendirdik. İpek 'Mutsuz olmanın birçok farklı sebebi olabilmektedir' dedi.
Son zamanlarda mutsuzluk herkes için önemli konu haline geldi. Çünkü, mutlu insan sayısı gün geçtikçe azalmakta. Sebep olmadan dahi insanlar mutsuz olabiliyor. Peki ama neden günümüzde mutsuz insan sayısı çoğalmakta olduğunu ve insanların neden mutsuz olduğunu Klinik Psikolog Ebru İpek ile değerlendirdik. İpek “Mutsuz olmanın birçok farklı sebebi olabilmektedir” dedi.
“Mutlu olmak bizim için ne anlama geliyor”
Günümüzde insanlar neden mutlu olmuyor. İş stresi, geçim derdi, pahalılık, sosyal başarısızlık insanları mutsuzluğa iten, melankoli yapan başlıca konulardır. Mutsuzluk, insanın kendini karamsarlık ve umutsuzluk hissetme halidir. İpek, öncelikle bireyin bireysel olarak mutlu olmasının ne anlama geldiğini sorgulayarak konuya başlamakta yarar var diyerek mutlu olmak için ne gibi şeylere ihtiyaç duymakta olduğumuzu sorgulayıp düşünmemizi önerdi.Beklentilerin yükseldiği ve hep farklı şeylere odaklandığımız bir çağın içerisindeyiz diyen İpek “Çoğu zaman kendimizden çok başka şeylere öncelik tanıyoruz ve en başta kendimizi ihmal ediyor olmak mutsuzluğu oluşturan en büyük faktörlerden bir tanesi oluyor” dedi.
Mutluluk kavramını, sosyolojiden psikolojiye felsefeye kadar birçok kişi mutluluğu anlamlandırmaya çalışmıştır. Mutluluk duyusu her insanın farklı anlamlandırdığı hissiyat olmasıyla insanların anlam duyusunu kaybetmeye başlaması mutsuzluk hissiyatını karşımıza çıkarmaktadır.
Mutsuzluk hissini arttıran sebepler
"İzole yaşam ve sosyal destek göremiyor olmak sebeplerden bazıları olabilir" diyen İpek, İnsanın doğası gereği sosyal bir varlık olduğunu, paylaşmaya ve bağ kurmaya ihtiyaç duyan varlık olduğunu belirtti. Ve ekledi “Birçok psikolojik rahatsızlık sosyal destek olduğu ve sağlıklı bağlar kurulduğu takdirde çok daha olumlu yön seyreder” dedi.Duygusal olmak ya da “duygusal-sevilmediğini-değersiz” hissetmek mutsuzluğu getiren en önemli faktör müdür? Mutsuz olmayı duygusala bağdaştırmak doğru mudur?
Birçok duyumuzu göz ardı ediyoruz
İnsanlar, en çok hangi duygusunu kaybetti de mutlu insan sayısı bu kadar azaldı…İpek, "Burada duygusallık ile neyi kastettiğimiz önemli olduğuna değinerek kişinin sürekli olarak ağlama atakları, enerjisinde ciddi ve uzun vadede bir azalma, isteksizlik gibi durumlar varsa biraz daha depresif örüntülerden şüphelenebiliriz" dedi. Birçok duyumuzu göz ardı ettiğimizi dikkat çeken İpek, "Fakat onun dışında önemli olan duygusallık bizim duyguları yaşama biçimimizi gösteriyor da olmakta diyerek günlük yaşantımızda çoğu duyumuzu göz ardı ederek hareket edebiliyoruz, bunlardan en kritik olanı ise mutlu olduğumuz şeyleri göz ardı ediyor olmak" ifadelerini kullandı.
“Bize gün içerisinde neler iyi gelmekte”
Günümüzde artık gün içinde birçok farklı işle uğraşıyor ve sürekli bir yerlere koşturuyoruz. Psikolojide mutluluk tanımı sizce nedir? sorumuza İpek, en önemli olan şeyin bize gün içerisinde nelerin iyi geldiğini tanımlamakla başlamalıyız diyerek kendimize ufak da olsa vakit ayırıyor olabilmekte yararlı olduğunu söyledi.Sözlerine şöyle devam eden İpek: “Örneğin kendimize bir kahve yapıp onun keyfini çıkarabiliyor olmak ya da belki minik bir mola verip müzik dinlemek, yürümek, sadece durmak vs. Aslında hoşlandığımız ne varsa minikte olsa onları günümüzün temposuna ekliyor olmak her gün bize iyi gelen neler oldu, neler bizi gülümsetti, neler dikkatimizi çekti buraları fark edebiliyor olmak bile mutluluğumuzu arttırıcı yönde bir etki yapıyor" dedi.
Sosyalleşmenin üzerinde duran İpek, "sosyalleşip bağ kuruyor olmak bize çok iyi gelen şeyler arasında yer almakta olduğunu" belirtti.
“İşlevsel olmayan yöntemlerle kişi problemlerini çözümleyemez”
Günümüzün sorunu haline gelen mutsuzluk hissiyatının yanı sıra psikoloğa gitmek istememek, çekinmekte günümüzün sorunu haline gelmiştir. Kişi sorununu tek başına çözmeye çalıştığında problem hala sürdürülüyor olması ve psikoloğa gitmek toplumumuzda bir ayıp olarak karşılanmakta olmasını Klinik psikolog Elif İpek’e sorduk. İpek, aslında problemi sürdüren şeyin sorunu tek başına hallediyor olmaktan ziyade, işlevsel olmayan yöntemler ile müdahale ederek problemdeki döngüye daha çok saplanıyor olmamızdan kaynaklanmakta olduğunu açıkladı.Psikoterapi sürecinde aslında işlevsel olmayan kısımları birlikte fark edip, bunları çok daha işlevsel olanlarıyla değiştirdiğimiz ve bunları deneyimlediğimiz bir süreç içinde oluyoruz diyerek Toplumda psikoterapi süreçlerinin ayıplanıyor olması ruh sağlığı alanına çok eski zamanlardan beri yapılan bir ötekileştirme etiketinin bulunmasından kaynaklanıyor olmasına değindi. İpek, birçok insanın terapiye aslında pek de emin olmadığı eksik/yanlış bilgilerle yaklaştığını dile getirerek bu önyargılardan bahsederken direncin gücünü de yok saymamız mümkün olmayacağını belirtti.
İnsanlara iyi gelen şeyler
İpek, mutlu olmak için ne yapılması gerektiğini öneri ve tavsiye niteliğinde “Kendimize iyi gelen neler olduğunu sorgulayarak gözlemlemeliyiz sözlerini ifade ederek kişiye iyi gelen şeyler neler, bunları ne sıklıkta yapıyorlar, biraz buralara bakıyor olmak önemli olduğunu belirtti.Yürüyüş yapmak, nefes egzersizleri yapıyor olmak bize olumsuz duygulardan kurtulmak konusunda yardımcı olan destekçilerden bazıları tavsiyesini dile getirerek İpek, kitap önerisinde de bulundu. İpek, İyi Hissetmek kitabını önererek sözlerini noktaladı.
Haber / Aynur Ece Sancaklı