Gündem
Yayınlanma: 11 Haziran 2020 - 15:27
Güncelleme: 22 Şubat 2021 - 20:03
-----Sponsorlu Bağlantılar-----
Fatih Altaylı, Ahmet Hakan'a fena taktı!
Ahmet Hakan hürriyet.com.tr'nin görüntülenme rakamlarını açıkladı. Fatih Altaylı, "At yalanı sevsinler inananı durumları" sözleriyle Hakan'ı eleştirdi.
Gündem
11 Haziran 2020 - 15:27
Güncelleme: 22 Şubat 2021 - 20:03
-----Sponsorlu Bağlantılar-----
-----Sponsorlu Bağlantılar-----
Ahmet Hakan, “hürriyet.com.tr’de ayda 1.7 milyar sayfa görüntüleniyor. Geçen yılın son aylarına göre tam yüzde 70’lik bir büyüme demek bu” şeklinde açıklama yaptı. Fatih Altaylı da bugünkü köşesinde Ahmet Hakan'ın açıklamasının gerçeği yansıtmadığı ifade ederek Hakan'ı eleştirdi.
Hurriyet.com.tr'nin uluslararası ölçme ve denetleme yapan sistemlerin denetimine kapalı olduğunu belirten Altaylı, "Hiç utanma da kalmamış. At yalanı sevsinler inananı durumları" diye yazdı.
Ama önemli.
Okur açısından önemli.
Bir gazeteci, bir gazetenin başındaki kişi bu kadar fazla yalan söyleyebiliyorsa, o gazeteciye ve gazeteye okur güvenmemeli o yüzden yazmak zorundayım.
Söz konusu kişi, eğer kendisine hâlâ gazeteci demek mümkünse, Ahmet Hakan Coşkun.
Sahne adıyla Ahmet hakan.
Bu bey dün yine kendini methetmeye kalkışmış.
Gazetesinin dijitalde de ne kadar çok okunduğunu, nasıl bir yükselişe geçtiğini anlatmış uzun uzun. Tam bir “At yalanı sevsinler inananı” durumu var.
Habertürk’ün eski okurları hatırlayacaktır muhtemelen, kağıda basılı gazete olduğumuz dönemde yıllarca yalvardım gazetelerin tirajları uluslararası denetime tabi olsun” diye.
O dönem başta FETÖ’cü Zaman ve Hürriyet buna yanaşmadı. Tabii aslında diğerleri de.
Denetimsiz, palavra satış rakamları ile reklamvereni kandırdılar, hâlâ da kandırıyorlar.
Dijitalde ise bir denetim ve bir ölçüm vardı.
Global bir organizasyon olan IAB’nin Türkiye ayağı internet gazetelerinin verilerini ölçümlüyor ve Deloitte da bunu denetliyordu.
Tekil kullanıcılar ayrıştırılıyor, kaç gerçek kişinin siteyi ziyaret ettiği belirleniyor, robot trafiği belirlenip ölçüm dışına çıkarılıyor ve doğru veriler elde ediliyordu.
Hürriyet gazetesi Türkiye’deki tüm doğru düzgün internet sitelerinin paydaşı olduğu bu denetimden Nisan 2018 itibarıyla kaçtı.
Yani Hürriyet’in gerçek verilerini artık kimse denetlemiyor.
Uydur uydur uydurabildiğin kadar.
Gerçekten okunan, gerçekten izlenen ve kendine güvenen bir gazetenin bu denetimden kaçması pek akıllıca olmasa gerek.
Tabii Ahmet Hakan gibi “bilgi” sorunu olan birisi söz konusu olunca okuru ahmak yerine koyup, böyle şeyler yazmak serbest.
Yalanının yakalanması ise umurunda bile değil.
Ama yazdıkları bir yandan da itiraf niteliğinde.
Hürriyet’in tepe takla battığı çukurda debelenmesi pek de umurumda değil.
Burada acı olan ise bir gazetenin tepesine oturtulmuş birinin bu kadar açık bir yalanı bu kadar fütursuzca söyleyebiliyor olması.
Hurriyet.com.tr'nin uluslararası ölçme ve denetleme yapan sistemlerin denetimine kapalı olduğunu belirten Altaylı, "Hiç utanma da kalmamış. At yalanı sevsinler inananı durumları" diye yazdı.
Fatih Altaylı'nın yazısındaki ilgili bölüm şöyle:
Aslında bu konuda yazmak pek istemiyorum.Ama önemli.
Okur açısından önemli.
Bir gazeteci, bir gazetenin başındaki kişi bu kadar fazla yalan söyleyebiliyorsa, o gazeteciye ve gazeteye okur güvenmemeli o yüzden yazmak zorundayım.
Söz konusu kişi, eğer kendisine hâlâ gazeteci demek mümkünse, Ahmet Hakan Coşkun.
Sahne adıyla Ahmet hakan.
Bu bey dün yine kendini methetmeye kalkışmış.
Gazetesinin dijitalde de ne kadar çok okunduğunu, nasıl bir yükselişe geçtiğini anlatmış uzun uzun. Tam bir “At yalanı sevsinler inananı” durumu var.
Habertürk’ün eski okurları hatırlayacaktır muhtemelen, kağıda basılı gazete olduğumuz dönemde yıllarca yalvardım gazetelerin tirajları uluslararası denetime tabi olsun” diye.
O dönem başta FETÖ’cü Zaman ve Hürriyet buna yanaşmadı. Tabii aslında diğerleri de.
Denetimsiz, palavra satış rakamları ile reklamvereni kandırdılar, hâlâ da kandırıyorlar.
Dijitalde ise bir denetim ve bir ölçüm vardı.
Global bir organizasyon olan IAB’nin Türkiye ayağı internet gazetelerinin verilerini ölçümlüyor ve Deloitte da bunu denetliyordu.
Tekil kullanıcılar ayrıştırılıyor, kaç gerçek kişinin siteyi ziyaret ettiği belirleniyor, robot trafiği belirlenip ölçüm dışına çıkarılıyor ve doğru veriler elde ediliyordu.
Hürriyet gazetesi Türkiye’deki tüm doğru düzgün internet sitelerinin paydaşı olduğu bu denetimden Nisan 2018 itibarıyla kaçtı.
Yani Hürriyet’in gerçek verilerini artık kimse denetlemiyor.
Uydur uydur uydurabildiğin kadar.
Gerçekten okunan, gerçekten izlenen ve kendine güvenen bir gazetenin bu denetimden kaçması pek akıllıca olmasa gerek.
Tabii Ahmet Hakan gibi “bilgi” sorunu olan birisi söz konusu olunca okuru ahmak yerine koyup, böyle şeyler yazmak serbest.
Yalanının yakalanması ise umurunda bile değil.
Ama yazdıkları bir yandan da itiraf niteliğinde.
Hürriyet’in tepe takla battığı çukurda debelenmesi pek de umurumda değil.
Burada acı olan ise bir gazetenin tepesine oturtulmuş birinin bu kadar açık bir yalanı bu kadar fütursuzca söyleyebiliyor olması.
-----Sponsorlu Bağlantılar-----
İlginizi Çekebilir